22 Mayıs 2010 Cumartesi

Cuma Pazarı - Kreuzberg

Farkındayım, Berlin'de uzun uzun aylarım genellikle evde ya da ofiste, bilgisayar karşısında geçti. Hem hava muhalefeti yüzünden hem de bitmez tükenmez işlerin yarattığı vicdan muhasebesiyle, şehirde avarelik, teyyarelik edebilmem ancak eş dost ziyaretleri sayesinde oldu desem yeridir. Fakat bu hafta bağımsızlığımı ilan ederek kendimi sokaklara attım - tamam biraz abartıyorum.. :)
Ama dün, geldiğimden beri kaç kere gitsem de görsem dediğim Kreuzberg pazarında, zamanında evimin karşısında kurulan Salı/Cuma pazarındaymışım gibi haşlanmış mısır dişleye dişleye dolanırken niye bu kadar geciktim diye kızdım kendime.. Gerçi pazarın en ufak bir orijinalitesi yok. Çığırtkan satıcılı, ittiren (hele de pazar arabasıyla dürttüren) teyzeli, pazarlıksız alışveriş yapmanın enayilik sayıldığı, bildiğiniz pazar işte.. Esas mesele de bu galiba: gurbette memleketten daha memleket bir his yaratabiliyor bu Kreuzberg ahalisi..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder