Berlin metrosu haftasonu geç saatlerde ellerinde bira şişeleriyle kakara kikiri yapan genç çocuklar dışında oldukça
nezih bir yer. Neredeyse kimse yüksek sesle konuşmuyor, yemek yemiyor, ny'ta olduğu gibi makyaj yapmıyor, falan filan...
O yüzden geçen sabah karşılıklı iki koltukta horultulu bir uykuya dalmış hafif
punk gençleri görünce epey şaşırdım. Vagona binen herkes de şaşkın bir
tööbe tööbe bakışı fırlatıyordu tiplere. Birkaç durak sonra çocuğu inanılmaz gürültü yapan bebek arabalı bir kadın bindi - ki bu da çok istisnai bir şey bu şehirde.
En
olaylı metro yolculuğum oldu diye düşünüyordum ki hikâye bir anda farklı bir yöne evrildi. Önce gürültücü çocuk uyuklayan punkçıları uyandırdı. Koltuklarından hafifçe doğrulan gençlerin yanına "işinde gücünde"
Berlinerler ilişti. Bu sırada başka bir kadın, genç anne ve çocuğuna anlayamadığım nasihatlerde bulundu. Ve iki istasyon mesafesinde asayiş berkemal!
Sınav sistemi bize başka türlü öğretti ama, iki
yanlış bir
doğru ediyor belki de bu şehirde... :)